Shakespeare, Goya, Medici Florensası ve çok daha fazlasını içeren bir yolculuk. Bu karantinanın kahramanı olduğunu...
mde Evlerin dili olsa konuşsa, pencere önü çiçekleri solmasa, sokaklar tef çalıp dans ederek bizi oturduğumuz yerden kaçırsa… Kapandığımız ya da ka...
“Erik isimli iki kediyle Borges, Marquez, Arora isimli Japon balıkları karşılama sonrası 'Yok Manken' için 'awesome' dediler.” isimli dijital kolaj. O gün...
Karantinanın kırkıncı gününde yine balkonda otururken önceden oturduğum eski balkonlar geldi aklıma. Kimi tarihi, kimi modern, kimi bu iki bileşimin arasında kalmış, her birinin ken...
Bir şehir sadece bilindiği için beklenenler değil, beklenmediği halde bilinenlerdir. İlkine yaşamı sürdürmek, dünyayı kendimizin kılabildiğimize inanabilmek, çok değil...
Fotoğraf: Besim Can Zırh Ankara’nın mevsimlerini, mevsimlik hallerini, yaşamları sığdıran, geniş, biçimli biçimsiz balkonları. Yıllar içinde değişen dönüşen y...
Balkona çıktığımda yerdeki kalebodurun her mevsimde verdiği serinliği hatırlıyorum. Kapının kenarında, duvara doğru dikine yaslanmış plastik terliklere hiç ihtiyaç duymazdım....
Hayatımızda önemli yer tutmasına rağmen, belki de bu sebepten artık görmez olduğumuz şeyler beni çok ilgilendirir, düşündürür. Bunlardan biri çanta. Her...
Balkon deyince çocukluğuma giderim, şaşmaz bir şeydir bu… Hoş, salgın belası başladığından beri, çocukluğumdan başka bir yere gitmek de gelmiyor içimden. Dünyadan...
Balkon bize hem evdir hem dışarı. Dışarı azaldıkça balkonlar kaldı geriye. (…) Mevsim ne olursa olsun kapalı ya da açık balkonlarda, akşam yediden sonra lambalar yanıyor. &Cce...